Erdoğan DEMİR / EDİRNE (İGFA) – CHP Edirne Milletvekili Ahmet Baran Yazgan, 6 Şubat faciasının yıl dönümünde CHP heyetiyle birlikte deprem bölgesindeydi. 5-6 Şubat’ta Gaziantep’te bulunan ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile birlikte anma programlarına katılan Yazgan, konteyner kentlerde incelemelerde bulundu, depremzedelerle buluşup sorunlarını dinledi. Ziyaret ettikleri birçok yerde yıkılan binaların enkazının kaldığını vurgulayan Yazgan, “Büyük moloz kaldırıldı ancak enkazlar yerinde kaldı. Bir proje tamamlanamadı. “Sağlıklı bir ilerleme sağlanamadı” dedi. Gaziantep’te gittikleri her noktada bu durumu gördüklerini kaydeden Yazgan, tahliye edilen binaların dahi hasar nedeniyle yıkılamadığına dikkat çekerek, “Esas yapıların varlığına rağmen yıkılmayan bu binaların etrafında herhangi bir koruma bulunmuyor. derin çatlaklar. Yeni tehlikelere yol açabilecek durumlar var” dedi.
‘TEHLİKELİ EVLERDE YAŞIYORLAR’
Yazgan, depremin başta ekonomi ve bölge yaşamı olmak üzere pek çok şeyi yok ettiğini belirterek, şöyle konuştu:
“İslahiye ve Nurdağı’nda yüksek katlı olmayan konutlar var. Bunlar depremde yıkılmasa da hasar gördü. Büyük çatlakları var. Kullanılmaması gereken bu evlerde insanlar yaşamaya devam ediyor. Çünkü yeni ev bulamayan depremzedeler, çareyi tehlikeli de olsa bu evlere dönmekte buldu. Açıkçası devlet baba yüzünü gösteremedi. İyi yönde çalışmalar var ama ihaleler bile yüzde 10’larda. Beton yapı yüzde 3 seviyesinde. 1 yıl geçti. Bu gerektiği gibi yapılmadı ve yapılacak gibi de görünmüyor. Ülkemizin aslında en büyük sorunu olan enflasyon bölgede daha çok hissediliyor. Konut fiyatları iki katına çıktı. Evini, malını, mülkünü ve en önemlisi ailesini kaybeden insanların yeni binalarda ev sahibi olma lüksü yok” dedi.
‘ALTYAPI YOK, Isınmıyor’
Yazgan, depremzedelerin halen konteyner kentte hayatta kalmaya çalıştığını ancak onların da pek çok sorunu olduğunu belirtti. Yazgan, “Konteynerde yaşamak zor. Altyapı olmadığı için sel geliyor ve insanlar sular altında kalıyor. Yağmur yağıyor, kar yağıyor, çatı akıyor. Yeterince ısınmıyor. Çocuklar okul gibi yerlerde okumaya çalışıyorlar ama bu yerler okul değil. Kamu binalarının bir an önce yıkılıp kaldırıldığını gördük. Bu da bizi ‘Devlet belgeleri kendi elleriyle mi yok ediyor?’ diye düşünmeye yöneltti. Bu şüphe bir süredir zaten mevcuttu. “Bunu somut olarak yerinde gördük” dedi.
‘RANTA İÇİN KURBAN OLACAKLAR’
Yazgan, ailesini ve yakınlarını kaybedenlere yönelik rehabilitasyon çalışmalarının da yapılmadığına dikkat çekerek, “Deprem mağdurları insani koşullarda yaşamak istiyor. Çaresizler. Pek çok depremzede, il dışına göç etti ancak geri dönemedi. Acıları dün gibi taze. Devletin eli uzatılmadı. Bu büyük bir problem. Hükümetin konut vaadi gerçekleşmedi. Üzerinden 1 yıl geçmesine rağmen tamamlanan konut sayısı oldukça az. İnsanlar hala bekliyor. Peki iktidardaki yetkililer ne bekliyor? Hükümet ile belediye arasında bir uyumsuzluk yok. İmar konusunda sıkıntıların olduğu söyleniyor. Bahis karlı çıkıyor. “Halkımız ranttan kaynaklanan kontrolsüzlüğün kurbanı oldu, şimdi de ranttan kaynaklanan üretimsizliğin kurbanı oluyor” dedi.
